Shakespeare Oyunculuğu Nedir Oyunculuk Teknikleri
Oyunculukta birçok teknik vardır ve bunlardan biri Shakspeare oyunculuğu olarak gösterilebilir. Bu tekniğin bu ismi almasındaki sebep, ünlü yazarın sahneye kendi bakış açısını yansıtmasıdır. Yazılan birçok oyunda sahne teknikleri ve oyunculuk kuralları konusunda yazarın yöntemleri etkili olmuştur. Shakespeare, bu teknikle oyunculara zor görevler vermekte, imkansız görünen görevlerin nasıl başarılacağı konusunda da yol göstermekteydi.
Shakespeare Tekniği İlkeleri
Shakespeare oyunculuğu ilkeleri şu şekilde sıralanabilir:
- Oyununun kendi dilinden farklı bir dil öğrenmesi
- Yeni öğrenilen dilde tirat sergilemek
- Rolü yabancı dilde hissederek oynamaktır.
Bilmediğiniz bir dilde hissi gerçekmiş gibi yaşamak için aynadan faydalanabilirsiniz. Bu şekilde yabancı dildeki söylenen duruş, nefes ve tepki çalışmaları yaparak çözüm bulabilirsiniz. Bunun için metin çevirilerinden de faydalanabilirsiniz. Örneğin İtalyanca dilde bir metni çevirisiyle birlikte anlayarak hisse girmeye çalışabilirsiniz. Shakespeare tekniği genellikle konservatuar okuyanların sık karşılaştığı bir tekniktir. Bu teknik, zor olduğu için buna yoğunlaşmak ve başarılı olmak uzun vadede epey faydalı olacaktır. Çünkü en zor oyunculuk bölümünde başarılı olmak, diğer ana dil oyunculuğu bölümlerinde büyük artı sağlar.
Oyunculukta Diğer Teknikler
Oyunculuk teknikleri için diğer uygulamalar şu şekilde sıralanabilir:
- Yöntemsel oyunculuk, empati kurma temelli uygulanan bir yöntemdir. Rolü yapılacak kişinin yaşam tarzı ve alışkanlıklarını çözmek önemlidir.
- Stanislavski tekniği, karakteri analiz ederek oynanan bir tekniktir. Yani karakterin sorunu için çözüm bulmak temel alınır.
- Brecht tekniğinde önemli olan jestlerdir. Kişisel sorunlara daha fazla önem verilir ve oyunculuk abartılı şekilde gerçekleşir. Tiyatroda yaygın olarak kullanılmaktadır.
- Artaud tekniği, oyuncunun, karakterin anıları, bilinci ve duygularına odaklanması ile gerçekleşir. En zor tekniklerden biridir.
- Meisner tekniği, etki tepki üzerine oynama üzerine kuruludur. Duygusal olarak anlama temel alınır.